Sorunun cevabını daha iyi anlayabilmemiz için Kuzey ve Güney ışıkları nedir? Kısaca özetleyelim.
Kuzey ve Güney Işıkları Nedir?
Kuzey Yarımküredeki aurora borealis (veya kuzey ışıkları) ve Güney Yarımküredeki aurora australis (güney ışıkları) olan auroralar, özellikle yüksek enlemlerde akşam gökyüzünde görülebilecek parlak doğal göstergelerdir. Göktaşları ve kuyruklu yıldızlar gibi gece gökyüzünün diğer fenomenlerinden farklı olarak, auroralar atmosferik fenomenlerdir.
Dünya’nın atmosferi çoğunlukla azot ve oksijenden oluşur. Güneş parçacıkları Dünya’nın atmosferine ulaştığında, iyonları uyarılmış hallerde bırakmak için elektronlarını sıyırarak azot ve oksijen atomlarıyla çarpışırlar. Bu iyonlar karakteristik renkleri yaratarak çeşitli dalga boylarında radyasyon yayarlar. Güneş parçacıklarının oksijenle çarpışması kırmızı veya yeşil ışık üretir; azot ile çarpışması yeşil ve mor ışık üretir.
Daha detaylı bilgi edinmek isteyenler için kutup ışıkları nedir? Yazımızı okumanızı tavsiye ederim
Kuzey ve Güney Işıkları Farklıdır
Kuzey ışıkları ve daha az bilinen kardeşleri olan güney ışıkları, sırasıyla aurora borealis ve aurora australis, sisli yeşil ve bazen de Dünya’nın kutup bölgelerinin yakınındaki kırmızı kurdelelerdeki gökyüzü boyunca dalgalanırlar. Ancak iki fenomen aynı değil ve şimdi araştırmacılar nedenini bildiklerini düşünüyor.
Aurora, güneşten yayılan yüklü parçacıkların bir esintisi olan güneş rüzgârı gibi görünür, Dünya’nın manyetik alanı boyunca eser. Yüklü parçacıklar, kuzey ve güney kutuplarını birbirine bağlayan Dünya’nın manyetik alanındaki simetrik çizgiler boyunca aktığı için, her yarım küredeki atmosferik göstergelerin birbirini yansıtacağını varsaymak mantıklıydı. Dünya görüntüleme teknolojisindeki gelişmeler, bilim insanlarının eşleşmeyen paternlerle ve eşleşmeyen desenlerde eşzamanlı olarak sürüklendiklerini gözlemledikleri 2009 yılında bu düşünme biçimini aştı.
Çalışma, hem kutuplardan hem de auroradaki ilgili değişikliklerden eşzamanlı olarak alınan 10 asimetrik aurora’nın görüntülerini, Dünya’nın manyetik alanının rüzgar benzeri bir uzantısı olan Dünya’nın manyetal kuyruğundaki değişiklikleri inceledi. Araştırmacılar; güneş rüzgârının Dünya’ya doğu-batı yönünden yaklaştığında, Dünya’nın manyetosunun üzerinde düzensiz bir baskı yarattığını ve onu karanlıkta örtünen gezegenin yanına doğru yatırdığını buldu. Eğimin kuzey ve güney ışıklarının şekil ve konumlarının kendine has bir şekilde ortaya çıkmasına neden olduğu ispatlanmış oldu.
