Tarihi Bilimsel Keşif
Moskova Devlet Üniversitesi’nde görevli Anatoly Brouchkov adında bir araştırmacı, 2009 yılında bir buzulun içinde 3.5 yaşında bakteri buldu. Bakteriyi inceleyen araştırmacı, çok ilginç sonuçlara vardı. Önce bakteriyi farelere enjekte ederek etkilerini izledi. Ardından da kendine enjekte etti. Bu hareketi bilim dünyasını şaşkına çevirmesi ile birlikte, bakterinin gösterdiği etkiler de aynı şekilde bilim dünyasını sallandırdı.
Bakteriyi Sibirya‘nın Yakutistan bölgesinde bulunan Mamut Dağı eteklerinde bulduğunu söyleyen araştırmacı, bakterinin 3.5 milyon yıllık olduğu ortaya çıktı. Bacillius F ismi verilen bakteriyi incelemeye başlayan araştırmacı, onu önce fareler üzerinde denedi. 3 yıl kadar süren araştırmaları sonucunda bakterinin gençleştirici özelliği olduğu tespit edildi. 2012 yılında fareler üzerinde yapılan deneylerde, bu kanıyı doğrulamış oldu. Araştırmacı ardından bakteriyi kendi üzerinde de deneyerek bir bakıma insan testlerini de başlatmış oldu.
Bakterinin Etkileri Neler?
Kendi üzerinde de denemiş olduğu bakteri hakkındaki izlenimlerini aktaran Anatoly, daha fazla çalışmaya başladığını ve bakteriyi enjekte ettiğinden beri 2 yıldır grip bile olmadığını anlattı. Bakteriyi kendine enjekte etmeden önce farelerde ve meyve sineklerinde denediğini ve herhangi bir yan etkisini görmediğini söyledi. Bu yüzden kendi üzerinde denemenin ilginç olacağını düşündüğünü ve kendine enjekte ettiğini de söylemeden geçmedi. Bakterinin insanlar üzerinde nasıl bir etki yaptığının tam olarak bir açıklamasının olmadığını söyleyen araştırmacı, “Aspirinin de nasıl işe yaradığını bilmiyoruz ama işe yarıyor.” dedi. Aynı şeyin burada da geçerli olduğunu söyledi. “Nasıl olduğunu açıklayamıyoruz ama sonucunu görüyoruz.” dedi.
Doğurganlığı da arttırdığını söyleyen Anatoly, fareler üzerinde denediğinde, doğurgan olmayan farelerin üremeye başladığını da ekledi. Bacillius F isimli bakterinin gençleştirici etkisini The Siberian Times isimli gazetede anlatan Dr. Viktor Chernyavsky, bakterinin biyolojik olarak salgılamış olduğu maddelerin bağışıklık sistemini güçlendirdiğini ve aynı zamanda doğurganlığı da arttırdığını söyledi.