Fizikçiler, teorik olarak bir “zaman makinesinin” matematiksel modeli olabileceğini düşünüyorlar. British Columbia Üniversitesi’nden bilim insanı, Ben Tippet, matematiksel açıdan tutarlı bir zaman makinesi modeli önerdi. Makinenin ilhamını ise bilim kurgu sevenlerinin yakından takip ettiği Doctor Who dizisinde gördüğümüz zamanda ve uzayda yolculuk yapan TARDIS adlı uzay gemisinden alıyor. TARDIS gibi, bir zaman makinesinin planı henüz yok. Bu makineyi inşa etmek için gereken malzemelerin, bilinmeyen çok egzotik maddeler olduğunu ve henüz keşfedilmediklerini söylüyorlar.
“İnsanlar zaman yolculuğunun ancak kurgu olabileceğini düşünüyor. Biz zaman yolculuğunun mümkün olmadığını düşünme eğilimindeyiz, çünkü gerçekten bunu olası kılamadık. Aslında, matematiksel açıdan bu mümkün,” diyor Tippett.
Tippett, Albert Einstein’ın Genel Görelelik teorisinde ve kara delikler üzerine çalışmalar yapıyor. Matematik ve fiziği kullanarak, zaman yolculuğunu tanımlayan formülü yarattı. Albert Einstein, Genel Görelelik teorisini duyurduğunda, kütle çekimsel alanların uzay-zaman dokusundan bozulmalara yol açacağını belirtmişti. 2015 yılında, uluslararası fizikçiler ve araştırma grupları , milyarlarca ışık yılı uzaktaki kara deliklerin çarpışmasıyla kütle çekimsel dalgaların tespitini gerçekleştirerek Einstein’ın teorisini onayladılar.
Matematiksel Model
Bu sistem uzay ve zamanda bir Kabarcık oluşturacak şekilde tasarlandı. Bu kabarcık, ışık hızından daha yüksek hıza ulaşabilirse zamanda geriye doğru gidilebileceğini matematiksel olarak doğruluyor.
“Uzay zaman yüzeyinde, zamanın yönü daima eğilme gösterir. Kanıt olarak kara deliğe yaklaştığımızda, zaman yavaşlar. Zaman makinesi modeli bükülmüş uzay-zaman eğrisi kullanarak, zamanı bir düz bir çizgide değil çember boyunca büker. Bu çember bizi zamanda geriye götürür, “diyor Tippett.
Matematiksel açıdan TARDIS gibi bir makineyi yapmak mümkün olsa da günümüz koşullarında bu konu hala imkansızlığını koruyor.
