Flor soluk sarı bir gazdır. Flor aktif bir element olduğundan doğada serbest olarak bulunmaz. Vücutta diş ve kemiklerin yapısında bulunan flor, florür formunda diş macunu ve deodorant üretiminde, bebek mamalarına ve gazlı içeceklere de bir miktar flor eklendiği bilinmektedir. Bazı bölgelerde şehir şebekesi suyu doğal olarak yüksek flor içermektedir yeterli flor içermeyen bölgelerde ise şehir şebekesine flor katkısı yapılmaktadır.
Tam da bu nokta da bize de florün zararlarını açıklamak düşüyor. Avrupa da Flor uygulaması yasaklandığı halde ülkemizde halen uygulanmaya çalışması da garip bir durumdur. Kullanılan flor bağırsakta yüksek derece emilimi olan zararı yüksek olan sodyum florürdür.
Flor Neden Zararlı
Sağlıklı bir insan, her gün aldığı florürün yaklaşık olarak %55’ini idrar yoluyla vücuttan atıyor. Geri kalanıysa kemiklerde ve beyinde birikiyor. Küçükler ise aldıkları florürün sadece %20’sini vücuttan atabiliyor. Kemiklerde biriken florür miktarı hayat boyu artış gösteriyor. Bu da biyobirikim dediğimiz kimyasalın vücutta birikme eğilimidir.
Yüksek dozda florün deneyler sonucunda erkek üreme organlarına zarar verdiği, kısırlığa yol açtığı belirlenmiştir. ABD’de yapılan bir araştırma da şebeke suyunda 1 litrede 3 mg ve daha fazla florür bulunan yerlerde üreme oranının düştüğü tespit edilmiştir.
Florürün beyinde biriktiğinde, davranış değişikliklerine yol açabildiğine ve uzun vadede alzheimer hastalığına yol açabildiğine dair de bir çok sonuç vardır. Çin, İran, Hindistan ve Meksika’da yapılan çalışmalar da vücuttaki florür miktarıyla iq arasında ters bağıntı olduğu ortaya konmuş. İçme suyunda 1 litrede 1 mg florür artışının 0,59 iq puanı kaybına yol açtığı bulunmuştur.
Florür aynı zamanda pineal bezini olumsuz etkiliyor. Bu bezin bir sorumluluğu da büyüme ve ergenlik süreçleri. Yapılan araştırmalar, içme suyuna florür katılan bölgelerde ki kız çocuklarının florür kullanılmayan bölgelere kıyasla 5 ay önce adet gördüğünü ortaya koyulmuştur.
Florürün kemiklerde birikmesiyle, romatizma benzeri belirtiler gösteren sketal florozis hastalığı olabiliyor. Ayrıca yapılan çalışmalar sonucunda içme suyuna katılan florür sonucu çocuklarda görülen kemik ve kemikle alakalı rahatsızlıklarda iki kat artış tespit edilmiştir. İçme suyunun florürlenmesini destekleyenler, deneylerde çok yüksek dozda florür kullanıldığını savunsalar da florürün biyobirikimli olduğunu unutmamak gerekir.
Florün en önemli ve en büyük zararıysa 3.göz diye de tanımlanan epifiz bezi. Epifiz bezi, uyku-uyanma modülasyon kalıpları, mevsimsel fonksiyonları etkileyen seratoninin türevi olan melatonin hormonu üretir. Beynin orta yerinde bulunur. Her bir insanın epifizi ya da üçüncü gözü ruhani alem frekansına aktive olabiliyor ve sizi her şeyi bilen-alim, tanrısal bir haz yaşamanızı ve etrafınızdaki her şeyle bütünleşip teklik hissini duymanızı sağlar hatta daha ileri düzeyde çalışmalar ile fiziksel dünyadaki insanların düşüncelerini ve davranışlarını kontrol etmek mümkün olabiliyor.
Gözlerinizi kapatın ve hayal edin pembe bir elbise giymiş aslanın zıpladığının onun yanındaysa kırmızı bir kelebeğin uçtuğunu. Bu hayali görebiliyorsanız eğer bu epifiz beziniz sayesindedir. Ancak epifiz bezi tıpkı bir mıknatıs gibi sodyum floridi çeker. Bu da epifizin kireçlenmesine ve bedendeki tüm hormonal işlemin etkin bir şekilde dengelenmesine engel olur.
Peki florün bulunduğu ürünler tam olarak hangileri şu şekilde sıralayabiliriz; florürlü diş macunları, bebek mamaları, hazır çorbalar, tavuk bulyonlar, teflon tava veya tencerede pişmiş gıdalar, gazlı içecekler, hazır meyve suları, paketli ve işlenmiş gıdalar, anestezi kimyasalları, florürlü tuz, sigara.
Selamlar
Flor (F) periyodik cetvelin VII A grubunu oluşturan halojenlerden, ametal element. Açık sarı renkte, keskin kokulu, tahriş edici bir gazdır.
Bu gazın etkilerine karşı çok dikkatli olunması gerekmektedir.
Paylaşım için teşekkürler.
Merhaba
Evet flor zararlıdır ve bu konuda dikkatli olunulması gerekmektedir.Yazımızı okuduğunuz ve yorumladığınız için biz teşekkür ederiz.