BilimGenelHaberSağlık

Organ Nakli Tedarik Sıkıntısı Çözülebilir

Google News Abone Ol

Çağımızda organ nakilleri konusunda oldukça ileri bir seviyedeyiz. Buna karşın uygun organ bulma konusunda ciddi sıkıntı yaşandığı için ne yazık ki bu teknikler işe yaramayabiliyor.

Günümüzde tıp bir hayli ileri seviyeye ulaşmış durumda. Her geçen gün geliştirilen yeni tekniklerle ve teknolojilerle ameliyatlar ve tedaviler hiç olmadığı kadar başarılı. Bununla birlikte bazı durumlarda yöntemler ne kadar sağlıklı olursa olsun nakledilecek organ yetersizliği sebebiyle insanların sağlığı tehlikeye girebiliyor.Bu durumda akla Xenotransplantasyon geliyor ancak türler arası nakil manasına gelen bu yöntem de her zaman başarılı olmayabiliyor. Örneğin domuzdan insana kalp kapağı nakli başarılı bir işlem ancak her nakilde aynı sonuçla karşılaşılmayabiliyor.

Organ Nakli Tedarik Sıkıntısı Nasıl Çözülebilir?

Domuz organ yapısı itibariyle insana en uygun olan hayvan ancak domuzdan insana naklin önündeki en büyük engel olan canlının DNA’sında çeşitli virüslerin bulunması bu işlemin yapılmasını engelliyor. Zira nakil sonucunda alıcı bir çok enfeksiyona maruz kalabilmekte. Peki bu virüsler CRISPR tekniğiyle neden DNA’dan çıkarılamasın?

eGenesis araştırmacıları da bunu düşünmüş ve domuz embriyolarından virüs genlerini CRISPR tekniğiyle çıkarmayı başarmışlar. Şu ana dek işlemin uygulandığı 37 yavru hayvandan 15’i canlı kalabilmiş. En büyük olanı ise şu anda 4. ayındaymış. Bununla birlikte araştırmacıların aktardıklarına göre söz konusu teknikle elde edilen hayvanlardan pankreas ve deri nakledilen hastalara herhangi bir virüs bulaşmamış. Üstelik hastaların sağlık durumunda da anormal bir durum meydana gelmemiş.

Her ne kadar güzel bir gelişme olsa da deneyin sonuçlarının uzun bir süre gözlemlenmesi gerekli. Örneğin bu ilk domuz yavrularının hayatı boyunca çeşitli hastalıklarla karşılaşıp karşılaşmayacağı dikkat edilmesi gereken bir nokta. Diğer yandan bu işlem sonucunda elde edilen hayvanlar sağlıklı bir yaşam sürse de bu hayvanların organları insanda uzun vadede belki de çeşitli rahatsızlıklara yol açabilir. Son olarak eGenesis’in kurucusu George Church yöntemin en erken 2 yıl sonra insanlara uygulanabilir hale geleceğini belirtti.

Şule Kıyar

Konya da yaşamaktayım.Doğum tarihim 12.12.1997.Necmettin Erbakan Üniversitesi Biyoteknoloji Bölümü öğrencisiyim.Laboratuvar ortamlarına ve sağlık alanlarına çok meraklıyım.Gelişimde mantığı ön planda tutan ayrıca Canan DAGDEVİREN hayranıyım.Beni instagram sayfamdan takip edebilirsiniz :@sulekyr

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Göz Atın
Kapalı