Harika Bir Uzay Olayı
Güneş sürekli kütle ve enerji kaybetmektedir. Fotonlara dönüştürerek kaybettiği kütlenin yanı sıra, iyonize gaz olarak kaybettiği kütlede vardır, buna da Güneş Fırtınası denmektedir.
Güneşten yaklaşık 1 milyon mil hızla uzaya fırlatılan bu yüklü parçacıklar Dünya’nın manyetik alan çizgileri boyunca hızlanırlar ve Dünya’yı koruyan manyetik kalkan Manyetosfer de iyonize halde bulunan azot ve oksijen gazları ile çarpışırlar. Çarpışma esnasında bu gazlar yüksek enerjili seviyesinden temel enerji seviyesine dönerler ve bu esnada yaşanan enerji kaybı foton salınımı olarak gözlemlenir. Manyetosferdeki bu enerji yüklü atomlar manyetik alan çizgileri boyunca kutuplara doğru akarlar ve karşımıza büyüleyici dans eden ışıklar yani Auroralar olarak çıkarlar. Bu dans eden ışıkları kutup ışıkları olarak da bilmekteyiz.
Bu kutup ışıklarının renkleri kaybedilen enerji miktarı ve atmosferdeki konumuna bağlıdır. Atmosferde yukarı çıkıldıkça oksijen sıklığı artmaktadır ve oksijenin enerji kaybı sonucu foton salınımı kırmızı ve tonları ışımalar, azotun enerji kaybı sonucu oluşan foton salınımı mor ve tonları ışımalar, biraz daha aşağılara inildikçe ise yeşil ışımalar meydana gelmektedir.
Dünya’da en yoğun auroralar Güneş Fırtınaları sebebi ile oluşmaktadır.
Jüpiter’in Auroraları
Auroralar sadece gezegenimizde gerçekleşen bir olay değildir. Gezenlerin en büyüğü olarak da bildiğimiz Jüpiter’de de bu görsel şölene rastlanmaktadır. Fakat bilim insanları Jupiter’in auroraları’nın Dünya’dakinden biraz daha farklı gerçekleştiğini Nasa’nın Juno adlı uzay aracı sayesinde keşfetti.
Jupiter’deki auroralara sadece Güneş Rüzgarları değil, çevresi de sebep olmaktadır. Jupiter iç dinamikleri, hızlı dönüşü ve Güneş Sisteminin en büyük gezegeni olması sayesinde devasa bir manyetik alana sahiptir. Bu sebeple de çevresindeki yüklü parçacıkları kendine çekmektedir. Genellikle Jüpiter’in uydusu olan Io uzaya büyük miktarda sülfür ve oksijen püskürtür ve bu parçacıklar Jupiter’in manyetik alanına girerek Auroraların oluşmasına sebebiyet verir.
