Dijital yerli, dijital bir dünyanın içerisine doğan ve dijital ortamları etkin bir şekilde kullanabilen bireylere verilen isimdir (Prensky, 2001). 6-18 yaş grubundaki gençler dijital yerli (z kuşağı) olarak adlandırılmaktadır. Bu yaş grubundaki bireyler, doğar doğmaz dijital ortamla uyum içerisindedirler. Onlara, tablet, akıllı telefon, televizyon ya da bilgisayarın nasıl kullanıldığını göstermeniz gerekmez. Adeta teknoloji ve sanal ortamın nasıl kullanıldığını öğrenerek dünyaya gelirler.
Dijital Yerlilerin Özellikleri
Dijital yerliler, sokaklarda oyun oynamak yerine; tablet, akıllı telefon yada bilgisayar başında zaman geçirirler (Demirok, 2012). Sanal ortamlarda sosyaldirler. Bunun en büyük göstergesi, kafelerdir. Kafeye arkadaşları ile buluşmaya gelen gençlere dikkat ettiğimizde, onların birbiri ile değil; ellerindeki telefonlarla ilgilendiklerini görmüşsünüzdür.
Kendilerini ifade etmede; sembol, kısaltma ve simgeleri yoğun bir şekilde kullanmaktadırlar (Çakır ve Topçu, 2005). 🙂 Gülmek, ♥ Beğenmek, 🙁 Üzgün olmak kullandıkları ifadelerden bazılarıdır. Yazdıkları mesajları anlamak ileri yaş gruplarındaki bireyler için adeta bir işkencedir.
En belirgin özellikleri; aynı anda birkaç işi bir arada yapabilme (multitasking) potansiyellerinin olmasıdır (Günüç, 2011). Televizyon izlerken, telefonda oyun oynayabilir ve bu sırada arkadaşları ile mesajlaşabilirler.
Sanal dünya ve teknoloji ayrılmaz bir parçaları haline gelmiştir. Bu yüzden; sürekli sanal dünya ile etkileşim halinde yaşarlar (Sprenger, 2010).
Prensky (2001), ABD’ deki lise öğrencilerinin, liseye gelene kadar 10.000 saatten fazla bilgisayar oyunu oynadıkları, 20.000 saatten fazla TV izledikleri buna rağmen; 5.000 saatten az kitap okuduklarını tespit etmiştir. Yeni yapılan çalışmalarda ise durum daha da içler acısıdır.
Dijital Yerlilerin Öğrenme Tercihleri
Dijital yerliler kendinden önceki nesillere kıyasla farklı öğrenme tercihlerine sahiptirler (Şahin, 2009).
- Bilgisayar oyunlarının sunduğu hıza alışık olan dijital yerliler, aynı hızı bilgiye ulaşma sürecinde de isterler. Uzun öğrenme süreçleri onları, öğrenme ortamlarından uzaklaştırmaktadır.
- Doğrusal yani birbirini izleyen adımlar yerine; rastgele işlem adımlarını tercih ederler. Bir yazıyı baştan sona okumak yerine, rastgele gözlerine kestirdikleri yerleri okumayı tercih etmektedirler.
- Uzun düz yazılar baş düşmanlarıdır. Düz yazılar yerine grafikleri tercih ederler.
- Oyun tabanlı eğitim ortamlarını tercih etmektedirler.
- Öğretmen merkezli eğitim yerine öğrenci merkezli eğitim ortamlarını tercih ederler. Keşfetmek, deney yapmak vb. durumlardan hoşlanmaktadırlar.
- Aynı anda birden fazla işi yapma eğilimi gösterirler.
- Eğlenerek öğrenme, dijital yerliler için oldukça önemlidir.
- Sabırlı değillerdir. Anında geri bildirim isterler.
Kaynaklar
- Prensky, M. (2001). Digital natives, digital immigrants. MCB University Press, 9(5).
- Çakır, H. ve Topçu, H. (2005). Bir iletişim dili olarak internet. Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi, (19)2, 71-96.
- Demirok, G. (2012). Türk gençlerinin 3′ te 2′ si bilgisayarların kendilerini sosyalleştirdiğini düşünüyor. Erişim tarihi: 10 Ağustos 2018.
- Gönüç, S. (2011). Dijital yerlilerde çalışan bellek ve çoklu görev. 5th International Computer & Instructional Technologies Symposium, Fırat Üniversitesi, Elazığ.
- Sprenger, M. (2010). Brain-based teaching in the digital age. Alexandra: ASCD.
- Şahin, M. C. (2009). Yeni binyılın öğrencilerinin özellikleri. Anadolu Üniversitesi Sosyal Bilimler Dergisi, 9(2), 155-12.