BilimMakaleler

CRISPR-SKIP Nedir?

Google News Abone Ol

Genetik mühendisliğinin bir harikası olan CRISPR tekniğini birçoğunuz duymuşsunuzdur. Duymanlar ise daha önce sitemizde yayınlanan bu yazıdan okuyabilirler. Ama tabi ben de ufak bir hatırlatma yaparak başlamak istiyorum. 

CRISPR CAS-9

CRISPR sisteminin DNA dizisinin değiştirilmesinde kullanılabilmesi, potansiyel olarak kanserden AIDS’e, PKU’dan Akdeniz anemisine, çeşitli enzim bozukluklarına sebep olan genetik temelli her hastalığa çare olabilecek bir yöntem olması bilim dünyasında bir devrim olarak nitelendiriliyor. Bu teknik, bir DNA ipliğinin belirli bir bölgeden hedeflenerek o noktadan parçalanmasıyla uygulanmaya başlar. Parçalanan bölge, istek doğrultusunda yeniden toparlanır ve genin sorunlu kısmından kurtuluruz.

Cas9 yöntemi şu ana kadar pek çok kez kullanılan bir yöntem, ancak eksikleri var. Çünkü DNA ipliği kırıldığı zaman yeni oluşturulan DNA hedefleri kaçırabilir, farklı kromozomlara bağlanabilir. Bu da öngörülemeyen genetik mutasyonları beraberinde getirir. Bu da bizi yeni tekniğimize getiriyor bakalım neler yapmışlar..

CRISPR-SKIP

CRISPR-SKIP olarak adlandırılan bu teknik, genlerin ifade edilme ve düzenlenme şeklini kontrol etmede kullanılabilir. Genomda gerçekleşen mutasyonlardan kaynaklanan Duchenne müsküler distrofi ve Huntington hastalığı gibi hastalıkların tedavisinde de kullanılabilecek olması, onu paha biçilemez bir yöntem haline getiriyor.

SKIP yönteminin Cas9’dan ön büyük farkı ve avantajı, DNA’yı kırmadan gen düzenlemeye imkan tanıması. 

SKIP tekniği, ekzon olarak adlandırılan genlerin belirli bölümlerini boş olarak işaretlemekle uygulanmaya başlıyor. Hücre içinde bir proteine dönüşmeye hazır olan RNA’ya gen nakledildiğinde, işaretlenen ekson SKIP tekniği uyarınca düzenlenen DNA talimatları uyarınca göz ardı ediliyor. Böylece ilgili protein ve aminoasitlerde problemli gen kalmamış oluyor.

Araştırmacılardan Michael Gapinske “Hücre, eksonu protein kodlamayan DNA olarak işlediğinde, bu eksonu içermeyen olgun RNA, proteinde karşılığı olan amino asidi etkili bir şekilde çıkartabilir” diyor. Amino asitler olmadığında, sonuç olarak oluşan protein normal işlevlerini veya kısmen normal olan işlevlerini hala yerine getirebiliyor. Bu sonuç, işlev bozukluklarını düzeltmenin gerektiği bazı genetik hastalıklarda önemli olabilir.

CRISPR-SKIP DNA şablonunu değiştiriyor bu da gerçekleşen değişikliklerin sürekli olduğunu ve yineleme gerekmediğini gösteriyor. Bilim insanları bu tekniği kullanarak tümöre dönüşen genlerde değişiklik yapabilir, kanser riskini sıfıra indirebilirler. CRISPR adı altında toplanan gen düzenleme teknikleri, genlerdeki sorunların cinslerine göre bilim insanlarına geniş bir alanda uygulama yapma fırsatı tanıyor. Gelecekte kanser olduğunu anlayan kişiler kısa süreli bir operasyondan sonra bu ölümcül hastalıktan kurtulabilecekler. Örneğin çeşitli genetik hastalıkların kaynak genleri bulunduğunda, o genler değiştirilerek hastalıktan kurtulmak mümkün olabilecek.

Bu yöntem canlı organizmalar üzerinde henüz test edilmemiş fakat laboratuvarda kanserli ve kanser olmayan örneklerin kullanıldığı insan ve fare dokuları üzerinde çalıştığı gözlemlenmiş. ( CRISPR-SKIP tekniği bazı kanser türlerinin tedavisinde de kullanılabilir). Araştırmacılar özellikle, tümöre dönüşebilen onkogenlerde değişiklik yapabilmişler. Çalışmaya göre eksonlar gayet yüksek oranda bir yeterlilik ile atlanabiliyor ve CRISPR-SKIP tekniği tek bir gen üzerinde birden fazla eksonu da atlayabiliyor.

Takım üyelerinden biri olan Jun Song, “Gen düzenleme teknolojisinde gelecekte gerçekleşecek olan gelişmelerin, CRISPR-SKIP yönteminin özgünlüğünü artırmasını umut ediyoruz. Bu sayede gen terapisi yönteminin klinik alanda yaygın bir şekilde kullanılmasını engelleyen bazı sorunların da üzerine eğilebiliriz” dedi.

Yeni gelişmeler ve daha merak ettiğiniz birçok şey için takipte kalın 🙂

Kaynak ve İleri Okuma: 

  • https://popsci.com.tr/bilim-insanlari-gen-uzerinde-bazi-bolumleri-atlayabilen-muthis-yeni-bir-crispr-teknigi-icat-etti/

Meysa Kardelen Akan

Merhabalar, ben Meysa Kardelen Akan. 20 yaşında, moleküler biyoloji ve genetik lisans öğrencisiyim. Bilime özellikle de genomik tıp'a ilgim var. Her zaman daha çok araştırarak, yeni bilgiler öğrenmeye çalışıyorum.  Okul dışında derneklerde görev alarak her gün bir başka insana bir iyilik katmaya çalışıyorum. Yazılarımla ilgili aklınıza takılan noktaları, katmak istediğiniz şeyleri ya da herhangi bir yazı konusu fikri için lütfen mail atmakan çekinmeyiniz. [email protected]

Bir Yorum

  1. CRISPR, geleceğin genetik mühendisliğinin en popüler yöntemlerinden biri olacak gibi görünüyor.

Mehmet için bir yanıt yazın Yanıtı iptal et

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir